Dünyanın dört bir yanındaki finansal regülatörler, geçtiğimiz haftalarda ardı ardına Binance’e karşı uyarılar yayınladı. Binance, sektörün lider borsası olduğu için kripto para piyasası bir tehditle mi karşı karşıya, yoksa bu sadece FUD trendi mi? CryptoPotato olarak Binance’e ulaştık ve bu soruyu doğrudan kendilerine sorduk.
İşlem hacmi sıralamasına göre dünyanın en büyük kripto para borsası olan Binance, son dönemde birçok farklı ülkede finansal düzenleyicilerin radarına takıldı.
Bugün itibariyle kripto para sektörünün en önemli şirketlerinden biri olduğunu göz önünde bulundurarak, Binance’a yönelik bu tehdidin piyasanın geriye kalanı için olası sonuçlarını ve bu gelişmenin gelip geçici bir FUD olup olmadığı gelin birlikte keşfedelim.
15 milyon dolarlık başarılı bir ICO’nun ardından 2017 yılında kurulan Binance borsası, spot ve daha sonra türev işlem işlem hacimlerinde pazar payının büyük bir kısmına hükmederek sektörde ün kazandı. 2017 ve 2018 yıllarında etkileyici bir büyüme kaydeden Binance, şu an kripto para sektörünün ve dünyanın en büyük şirketlerinden birisi. Hal böyle olunca lider kripto para borsası Binance düzenleyicilerin dikkatlerini de üzerine çekti.
Binance’a yönelik inceleme başlatan en son ülke İtalya oldu. İtalyan yetkililer, kripto para borsası Binance’in ülkede faaliyet gösterme yetkisinin olmadığını belirterek Binance’i yasakladı. İtalya’nın finansal düzenleyicileri, ülkede İtalyanca hizmet veren Binance’in faaliyetlerinin yasaklandığını duyurdu.
Öte yandan Birleşik Krallık da dünyanın en büyük kripto para borsası Binance’in ülkedeki faaliyetlerini yasaklamıştı. Birleşik Krallık’ın Mali Davranış Otoritesi’nin (FCA) Binance’a yönelik yaptırımlara liderlik eden ülke konumunda. Öyle ki ülkenin finansal düzenleyicisi Binance Markets Limited ve Binance Group’un ülkede faaliyet gösteremeyeceğini belirten bir uyarı yayınladı.
Ancak kısa bir süre sonra popüler kripto para borsası Binance cephesinden yapılan açıklamada Binance Markets Limited (BML) tüzel bir kişiliktir ve Binance.com web sitesi aracılığıyla herhangi bir ürün veya hizmet sunmamaktadır” ifadelerine yer verildi. Binance bu yasaklama girişimine rağmen, temelde hiçbir şeyin değişmediğini açıkladı.
Firmanın verdiği yaptığı bu açıklamaya rağmen son dönemde trene daha fazla finansal regülatör katıldı. Birleşik Krallık’ın ardından Japonya ikinci sırada yer aldı. Japonya’yı ise Singapur takip etti. Temmuz ayında ise Cayman Adaları şaşırtıcı bir şekilde “Binance’in ülkede faaliyet gösterme yetkisi yok” açıklamasında bulundu.
Sadece bir gün sonra, 2 Temmuz 2021’de Tayland’ın finansal düzenleyicisi bir adım daha ileri gitti. Düzenleyici, yalnızca uyarıda bulunmak yerine, lisanssız bir şekilde faaliyet yürüttüğü gerekçesiyle Binance’a karşı suç duyurusunda bulundu.
Birçok farklı ülkenin finansal düzenleyicisinin Binance’in peşinde olması popüler kripto para borsası için büyük bir engel. Borsa, kripto para piyasasındaki fiyatların aylar içerisinde üç haneli yüzdelerle fırladığını gören 2020-2021 boğa piyasasının ortasında regülatörlerin soruşturmasıyla karşı karşıya kaldı. Sektördeki en büyük şirketlerden birine yönelik bu tür iddialar her şeyi durma noktasına getirebilir.
Kripto para analisti Adam Cochran’a göre, tüm bu gelişmeler koordineli bir saldırı gibi görünmüyor.
Bunun yerine, Cochran birkaç makul senaryo üzerinden durumu özetledi. İlk senaryoya göre büyük bir devlet Binance’a yönelik bir soruşturma yürütmesi nedeniyle diğer ülkelere yardım çağrısında bulunmuş olabilir. Öte yandan ikinci senaryo ise Binance’i kullanan bir suç örgütüne yönelik bir operasyonda bu ülkeler işbirliği içerisinde.
Bu iki senaryoya ek olarak analist Adam Cochran, borsanın hızlı bir şekilde büyümesinin Binance’in tek hatası olduğunu belirtti. Adam Cochran’a göre artık Binance gri bölgeye girdiği için zorunlu olarak ülkelerin finansal düzenleyicileriyle çalışmak zorunda kalacak.
Kripto para sektöründe etkili bir avukat tanınan Jake Chervinsky, özellikle Binance’in büyüklüğü ve yayıldığı alan göz önünde bulundurulduğunda, farklı ülkelerin finansal regülatörlerinin işbirliği yapmasının ihtimal dahilinde olduğu yorumunda bulundu.
Gerçek bir tehdit veya FUD olsun, kripto paraların kısa tarihi bize sektörün lider şirketine yönelik herhangi bir gelişmenin kısa vadede Bitcoin fiyatını ciddi şekilde etkileme potansiyeli olduğunu ve muhtemelen tüm ekosistem için ciddi sonuçlara yol açabileceğini öğretiyor.
Binance, açık ara bu sektörün lider kripto para borsası konumunda: Binance’in aynı zamanda yeni piyasaya sürülen token’ler için de kendi launchpad platformu bulunuyor. Piyasa değerine göre dördüncü en büyük kripto para birimi olan Binance Coin (BNB) ise bu içeriğin hazırlandığı sırada 45 milyar dolarlık piyasa değeriyle en değerli 4. kripto para konumundaydı.
Binance, fiat para birimleriyle kripto paralara satın almak isteyen birçok yatırımcı için başlangıç noktası olarak kabul edilebilir. CoinGecko’ya göre, Binance’in günlük işlem hacmi diğer spot borsalara açık ara önde gidiyor. Örneğin, bu raporun yayınlandığı gün, listede ikinci sırada yer alan Coinbase, Binance Spot Borsası’ndaki günlük işlem hacminin yalnızca %10’unu oluşturuyordu.
12 yıllık kısa tarihinde, kripto para sektörü, bir borsanın işlem gören Bitcoin ve kripto para birimlerinin büyük çoğunluğunu kontrol ettiği benzer durum daha yaşamıştı. 2013-2014 yılları arasında o dönemin lider kripto para borsası Mt. Gox hack’lenmiş ve fonlarının büyük bir kısmını çaldırmıştı.
2014 yılının başlarında bilgisayar korsanlarının Mt. Gox cüzdanlarından 700.000’den fazla Bitcoin çaldığı saldırı kripto para piyasasına büyük zararlar vermişti. Bugünkü fiyatlar ile çalınan fonların değeri yaklaşık 3,4 milyar ABD doları seviyesinde.
Mt.Gox’un çöküşünün kripto para piyasası için sonuçları yıkıcı oldu. Beklendiği gibi, kripto para piyasasındaki fiyatlar olaydan hemen sonra sert bir şekilde çakıldı. Ancak ne olursa olsun başta Bitcoin olmak üzere kripto para birimleri her düşüşten sonra çok daha güçlü bir şekilde ayağa kalktı.
Fiyat grafiğine bakıldığında BTC, 2013 yılının Kasım ayında tüm zamanların en yüksek seviyesi olan 1.150 dolar seviyesinin üzerine yükselmişti. Ancak MT.Gox çöküşünün ardından Bitcoin sadece üç ay içerisinde 400 doların altına geriledi.
Tabii ki, o zamandan beri işler değişti. Hem MT.Gox hem de Binance, kripto para piyasasındaki kullanıcı fonlarının büyük bir çoğunluğunu kontrol etmesine rağmen, bugün özellikle Fiat-Kripto ağ geçitleri için birçok meşru alternatif var. Bu borsalara örnek olarak ABD merkezli regüle borsalar Kraken, Coinbase ve Avrupa Birliği merkezli Bitstamp gösterilebilir.
Öte yandan, Binance’in altcoin alım satım piyasalarında (kripto-kripto) uzmanlaşmış olması nedeniyle Binance aleyhine herhangi bir yasal işlem yapılması durumunda altcoin piyasaları büyük zorluklarla karşı karşıya kalabilir.
Binance üzerindeki baskı ne kadar şiddetli olursa olsun, Binance regülatörlerin soruşturmasına yenik düşse de bu durum kripto para piyasasını sadece kısa vadede etkileyebilir. Kripto para piyasası orta ve uzun vadede ise yoluna devam edecektir.
Binance CEO’su Changpeng Zhao (CZ), kısa süre önce İngiltere Mali Denetim Otoritesi’nin (FCA) iddialarına yanıt olarak “FUD’u görmezden gelin” paylaşımı yaptı. Daha sonrasında kripto para topluluğuna bir açık mektup gönderen Changpeng Zhao, şu anki süreci, bir asırdan daha uzun bir süre önce arabalar ilk ortaya çıkmaya başladığında olanlara benzetti. Changpeng Zhao şunları kaydetti:
Kripto paraların benimsenmesi ve geliştirilmesi, otomobil ile birçok benzerliğe sahip. Araba ilk icat edildiğinde trafik kanunları, trafik ışıkları ve hatta emniyet kemerleri yoktu. Arabalar yolda giderken yasalar ve yönergeler süreç boyunca geliştirildi.
Otomobillerin geniş çapta ve güvenli bir şekilde kullanılmasına kurallar ve yasalar olanak sağlıyor. Kripto paraların da herkes için erişilebilir olması için benzer, ancak kötüye kullanımı ve kötü aktörleri önlemek için yasal çerçeveler gerekiyor.
CryptoPotato ayrıca yukarıdaki iddialar için Binance’a ulaştı. Binance sözcüsü iddialara yönelik şu açıklamada bulundu:
Binance olarak kötü aktörleri yakalama konusunda kolluk kuvvetlerine yardım ederek sektörün güvende tutulmasına yardımcı olma çabalarımızda odak noktamız her zaman kullanıcılarımızın çıkarlarını ilk sıraya koymak ve çıkarlarını korumak olmuştur.
Ayrıca sözcü, borsanın en son işe alım da dahil olmak üzere uyum ekibini genişletme çabalarını özetledi. Daha önce de bildirildiği üzere, eski eToro’dan Jonathan Farnell, Binance’e yeni Uyum Direktörü olarak katılmıştı.
Ayrıca sözcü, Binance’in süreç boyunca bazı hatalar yapmış olabileceğini kabul etti, ancak şirketin kendini geliştirmek için elinden geleni yaptığını da sözlerine ekledi.
Çok hızlı büyüdük ve bu nedenle her zaman her şeyi tam olarak doğru yapamadık, ancak her gün öğreniyor ve kendimizi geliştiriyoruz. Uyum programımıza yaptığımız yatırımı artırmaya, üçüncü taraf uyum ortaklarımızla ilişki kurmaya ve uyum standartlarımızı daha da güçlendirmek için tescilli KYC ve AML teknolojimizi geliştirmeye devam ediyoruz.
