İspanya ve Portekiz’de yaşanan geniş çaplı elektrik kesintisi, Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) üzerinde çalıştığı dijital euro projesine yönelik endişeleri yeniden gündeme taşıdı. Özellikle ödeme sistemlerinin ve iletişim altyapısının durma noktasına gelmesi, dijital para birimlerinin kriz anlarında ne kadar güvenilir olduğu sorusunu gündeme getirdi.
Elektrik kesintisi sırasında mobil şebekeler ve internet bağlantıları büyük ölçüde kesildi. Vatandaşlar yakınlarına ulaşmakta zorlandı, süpermarketlerdeki kart okuyucular devre dışı kaldı, ATM’ler ise elektrik kesintisi nedeniyle çalışmadı. Sadece yanında nakit para taşıyanlar alışveriş yapabildi. Akıllı telefonlarla ödeme yapmaya alışkın olan pek çok kişi ise alışveriş dahi yapamaz hale geldi.
Madrid’de seyahat eden bir kişinin metroda karanlıkta kalması, sonrasında 15 kat merdivenle tahliye edilmesi ve havaalanına ulaşmakta yaşadığı zorluklar, yaşanan aksaklığın boyutunu somut biçimde ortaya koydu. Bu kişi, sadece 15 euro nakitle saatlerce taksi bulmaya çalıştı ancak ulaşımı ancak otobüsle sağlayabildi ve uçuşunu kaçırdı.
Dijital Euro Tartışmaları Gündemde
Elektrik kesintisinin yarattığı kaos, merkez bankalarının dijital para planlarını yeniden değerlendirmesi gerektiğine işaret ediyor. ECB, dijital euronun çevrimdışı ödemeleri destekleyeceğini açıklasa da bu tür özellikler, cihazlar elektriksiz kaldığında pratikte işe yaramıyor.
Öte yandan, İspanya hükümeti son yıllarda nakit kullanımını sınırlayan yasal düzenlemelere imza attı. Vergi kaçakçılığı ve kara para aklamayla mücadele kapsamında işletmelerin tek seferde 1.000 eurodan fazla nakit kabul etmesi yasaklandı. Ancak ECB verilerine göre, İspanyol tüketicilerin yaptığı ödemelerin yüzde 57’si hâlâ fiziksel parayla gerçekleşiyor.
Nakit Para Önem Kazandı
Elektrik kesintisi, İsveç Merkez Bankası’nın yaptığı bir uyarıyı da akıllara getirdi. Banka, vatandaşlara bir hafta boyunca temel ihtiyaçlarını karşılayacak kadar nakit para bulundurmalarını tavsiye etmişti.
ECB, dijital euroyu Avrupa’nın ekonomik geleceği için stratejik bir araç olarak konumlandırıyor. Ancak yapılan bir anket, vatandaşların yalnızca yüzde 45’inin dijital euroyu kullanmaya sıcak baktığını ortaya koydu. Bu oran, farkındalık artsa da uzun süredir değişmiyor.
Dijital ödeme sistemlerinin zaten yaygın ve işlevsel olması (temassız kartlar, Apple Pay vb.) birçok tüketici için dijital euroyu gereksiz kılıyor. Ayrıca, mahremiyet kaybı ve dijital para yoluyla bireylerin harcama alışkanlıklarının izlenebileceği endişeleri de projeye duyulan güveni zedeliyor.
İlgili: Dijital Euro Kasım Ayında Gelebilir
Elektrik kesintisi, dijital euro projesi açısından kritik bir dönemeç olabilir. Pandemiyle birlikte büyük oranda terk edilen nakit para, yeniden değer kazanmaya başladı. Kripto ve fintech şirketlerinin öne çıkardığı sabit coin’ler de benzer sorunlarla karşılaşabilir. Güç kesintisi gibi durumlarda, merkez bankalarından bağımsız yapıları bu tür sistemleri korumaya yetmiyor.
Bitcoin Tartışmaların Dışında
Ancak Bitcoin, bu tartışmanın dışında kalıyor. Günlük ödemeler için volatil yapısı nedeniyle uygun görülmese de değer saklama aracı olarak altına benzer şekilde elektrik kesintisi gibi durumlara karşı dayanıklı olduğu düşünülüyor.
Madrid’de yaşam normale dönmeye başlasa da yaşananlar tüketicilerin nakit paraya bakışını kalıcı olarak değiştirebilir. ECB’nin dijital euro projesi ise artık daha zorlu bir kamuoyu ikliminde ilerlemek zorunda gibi görünüyor.