Bitcoin ve altcoin’lerde işlem yapmak azgın bir nehirde yüzmeye benzer. Kripto para piyasası, kesintisiz ve hızlı değişen bir piyasa. Kripto paralarla işlem yaparken akıntıya karşı yüzmeyi tercih ederseniz dalgaların arasında kaybolma riskini de almış olursunuz.
Ancak kripto para piyasasında başarıya ulaşmak da mümkün. Yatırım becerilerinizi ve piyasa anlayışınızı geliştirmek için yapabileceğiniz en iyi şeylerden biri de başkalarının hatalarından ders çıkarmak. Bu makale, kripto para piyasasında son yıllarda açılmış binlerce kripto para pozisyonu sonucunda elde edilen önemli deneyime dayanarak hazırlandı. Elbette bu yolda birçok hata yapıldı. Başlayalım mı?
Emir Defteri: Nasıl Düzgün Bir Şekilde Emir Girebilirsiniz?
Emir defterini doğru bir şekilde kullanmayı biliyor musunuz? Emir defterini nasıl etkin bir şekilde kullanabileceğimize göz atalım. Bir varlığın değeri alıcılar ile satıcılar arasındaki kavşakta gerçekleştirilen gerçekleştirilen son işleme göre veya arz ve talep gücüne göre belirleniyor.
Bu arz talep emirleri, tahta olarak da bilinen emir defterinde açık bir şekilde düzenleniyor. Kripto para piyasasında her şey ama her şey volatiliteyle ilişkili. Bu nedenle önceki makalelerimizde de belirttiğimiz ipuçlarını takip ederek açtığınız her işlemde kâr almayı planladığınız seviye için satış emrinizi ayarlamanızı öneriyoruz. Alternatif olarak olası dalgalanmalara karşı beklenmedik kayıpları engellemek için zarar durdurma (stop-loss) emrinizi ayarlayın.
Ancak bu kâr alma ve zarar durdur (stop-loss) emirlerini hangi seviyelere yerleştireceğimizi nasıl bileceğiz? Tam bu noktada destek ve direnç seviyelerini belirlemek için söz konusu varlığın grafiğinde temek düzeyde teknik analizini yapmamız gerekiyor. Teknik analiz konusunda hiçbir şey bilmiyorsanız yeni başlayanlar için teknik analiz rehberimize göz atmanızı tavsiye ederiz. Kâr almak istediğimiz noktaları (direnç seviyeleri) ve aynı zamanda destek seviyelerini belirledikten sonra emir defterine göz atarak kâr alma ve zarar durdurma emirlerimizi girebileceğimiz en uygun seviyeleri tespit edeceğiz. Destek seviyelerinin kırılması durumunda zarar durdur (stop-loss) emrinizin çalışmaya başlaması gerektiğini unutmayın. Bu nedenle zarar durdurma emirlerinizi destek seviyelerinin yakınlarına yerleştirmeye özen gösterin.
Kâr almak için satış seviyelerini belirleme: Emir defterini kullanarak daha önce analiz ettiğimiz direnç alanlarını belirliyoruz. Emir defterinde direnç bölgesinde satış emirlerinden oluşan bir duvar oluşması muhtemeldir. Burada işin püf noktası, satış emirlerimizi bu satış duvarının bir adım önüne, biraz daha düşük bir fiyattan yerleştirmektir, bu nedenle taleplerin satış duvarını eritmeye başlaması durumunda emriniz başarıyla işleme alınır ve pozisyonunuzu karla kapatmış olursunuz.
Kayıpları en aza indirmek için zararı durdur (stop-loss) seviyelerini belirleme: Emir defterinde daha önce de analiz ettiğimiz destek noktalarını tespit ediyoruz. Bu destek noktalarının çevresinde emirlerden oluşan çok büyük bir alıcı duvarı bulunması oldukça muhtemeldir. Bu yüksek talep bölgesinin biraz daha aşağısı, zarar durdur (stop-loss) emrini girmek için ideal bölgedir. Böylelikle satıcıların fiyatı düşürmeyi başarması ve destek seviyesinde oluşan alıcı duvarının bozulması durumunda zarar durdurma emrimiz bizi olası tehlikelerden korumuş olur.
Emir defterine aynı anda hem ‘kâr al’ hem de ‘zarar durdur’ emri yerleştirmek mümkün mü? Rehberimizin hazırlandığı an itibariyle BitMEX gibi kaldıraçlı kripto para borsaları dışındaki mevcut borsalar aynı anda iki işlem emrinin yerleştirilmesini desteklemiyor. Mükemmel bir dünyada iki yönlü işlem açarak hem kar al hem de zarar durdur emirlerimizi ayarlayabilir bu şekilde zarar etme olasılığımızı en aza indirgemiş olurduk. Bu nedenle borsalar çift yönlü işlem emirlerine izin verene kadar sahip olduklarımızla yetinmemiz gerekiyor. Genellikle pozisyonunuzun bir kısmı için kar al emiri girip diğer kısmı için ise zarar durdur (stop-loss) seviyesi ayarlamak yatırımcılar için makul bir tercih olabilir.
Grafik Analizi: Altcoin & Bitcoin ve Dolar
Popüler altcoin’lerin birçoğu dolar karşısında işlem görüyor. Bu nedenle, bu altcoin’lerin hem Bitcoin grafiğinde hem de dolar değer grafiğinde ayrı ayrı değerlendirmeler yapılmalıdır. Endişelenmenize gerek yok, biz CryptoPotato’daki haftalık piyasa raporlarımızda bu analizleri sizler için yapıyoruz. Sadece Bitcoin grafiğini analiz ediyor olsaydık aşağıdaki grafikte de görebileceğiniz üzere Ethereum’un 300 dolar seviyesindeki akümülasyonunu (Bitcoin’in benzer şekilde 2015 yılında 300 dolar seviyesindeki akümülasyonunu hatırlıyor musunuz?) kaçırmış olurduk. Bu akümülasyon döneminin ardından Ethereum çok hızlı bir şekilde yükselişe geçti ve 1 ay içerisinde 1,000 doların üzerine çıktı.
Sizin Ne Hissettiğinizi Biliyorum
Yatırım yaparken asla gözardı edilmemesi gereken kurallardan biri de duyguların asla yaptığınız işlemlere dahil edilmemesi gerektiğidir. Bu kural hem uzun vadeli hem de kısa vadeli yatırımcılar için değişmez bir kuraldır. Dolar Maliyeti Ortalaması’na (DCA) uyarak Bitcoin satın aldığınızı düşünelim. Diyelim ki Bitcoin 3 gün içerisinde %40 değer kaybetti. Şimdi ne yapmanız gerekiyor?
Dolar Maliyeti Ortalaması’na göre hareket ediyorsanız burada kesinlikle ikinci kez satın alım gerçekleştirmeniz gerekiyor böylece maliyetinizi düşürmüş olursunuz. Ancak hemen hemen tanıdığım herkes korkuya kapılarak ikinci satın alımı gerçekleştirmekten kaçınmayı tercih ediyor. Peki neden böyle oluyor? Tek bir cümleyle açıklamak gerekirse duygularımızın esiri oluyoruz. Bu durumda fonlarımızın değerinin erimesiyle kapıldığımız kaybetme duygusu planlarımızı tamamen altüst eder. Eğer siz de yukarıdaki durumda alım yapmayacaklardan biriyseniz bir kripto para yatırımcısı olarak geleceğinizi düşünmelisiniz.
Duygularınızın üstesinden gelmek zararla kapattığınız bir işlemin ardından yükselişe geçen kripto paranın yükselişe geçmesi nedeniyle FOMO’ya kapılmanız kadar önemlidir. . Özetlemek gerekirse, kaçırdığınız kârdan pişman olmayın ve zararla kapattığınız işlemlerinizden ötürü kendinizi suçlu hissetmeyin. Kendinize bir dizi hedefle birlikte yeni bir eylem planı belirleyin ve buna göre hareket edin. Sanki önceden programlanmış bir bilgisayarmış gibi davranın. İnsanlar rasyonel varlıklar değildir bu nedenle başarıya ulaşmak istiyorsanız bu şekilde hareket etmeniz oldukça önemli.
Böyle bir yatırım planı uygulamak isteyenler için öneri: Hedef satış emirlerinizi yerleştirdikten ve söz konusu kripto paranın ilk hedefine ulaştığı düşündüğünüzde, pozisyonunuzun yarısını kapatmalısınız. Bu sırada zarar durdur (stop-loss) emrinizi de pozisyona giriş seviyenize yükseltin. (Böylece düşüş yaşansa dahi pozisyonunuzu hiç zarar etmeden kapatabileceksiniz.) İkinci hedef seviyesinde ise geriye pozisyonunuzun çeyrek kısmını da kapattıktan sonra geriye kalan kısmıyla pozisyona devam edebilirsiniz. Bu şekilde kâr etme şansınızı devam ettirmiş olursunuz. Kripto para piyasasında iki haftalık kısa sürelerde dahi %2,000’lik yükselişler gerçekleşebiliyor. Bu şekilde kârınızla işleme devam ederek süreci kolaylaştırmış olursunuz.
Sert Düşüş Yaşayan Bir Kripto Para Her Zaman Yeniden Yükselmez
Kripto para yatırımcılarının sıklıkla düştükleri hatalardan biri de budur. Yatırımcılar, değerinin yeniden eski seviyelerine döneceğini düşürerek büyük bir çöküş yaşamış kripto paraları ararlar. Unutmayın, kaydettikleri en yüksek seviyeden bir ışık yılı uzaklıkta olan kripto paralara birçok örnek var. Örneğin Aurora’yı ele alalım. 2014 yılının Mart ayında Aurora Bitcoin karşısında tüm zamanların en yüksek seviyesi olan 0.14 Bitcoin’e ulaştı. Haberimizin hazırlandığı an itibariyle ise Aurora bu seviyenin %99.9 uzağında 0.00014 Bitcoin’den işlem görüyor. Peki yaşadığı düşüşle birçok yatırımcının baş belası haline gelen Aurora yeniden 1000 katlık bir yükseliş yaşayabilir mi? Bunu asla bilemeyiz. Düşen bir bıçağı tutmamanız gerektiği gibi değerini büyük bir oranda kaybetmiş bir varlığın da çöküşten ziyade alım fırsatı sunduğunu varsayamazsınız. Zira şimdiye kadar birçok kripto para değerini sürekli bir şekilde kaybederek tarihin tozlu raflarında yerlerini aldı. Emin olun çoğu durumda piyasaya meydan okumak istemezsiniz.
Vakit Nakittir
Kripto piyasasında bir haftada yaşanan olaylar ve gelişmeler geleneksel sermaye piyasalarındaki üç aya eşit. Kripto para piyasasının derin ve dalgalı sularında yüzmek isteyen bir kişi gelişmeleri günlük olarak takip etmesi yetmez saatlik olarak piyasada ne olup ne bittiğini bilmek zorundadır. Hâl böyle olunca kripto para piyasasına çok fazla zaman ayırmak zorunda kalabilirsiniz. Çoğu durumda günlük alım satım yapmak yerine uzun vadeli bir yatırımcı olmak size daha çok fayda sağlar. Zaten diğer durumda da kısa vadeli yatırımcı olmanız her gün işlem alım satım yapmak zorunda olduğunuz anlamına gelmez. Esasen yatırım yaptığınız veya yapmayı planladığınız varlığın hedefine ulaşması dakikalar, saatler veya aylar sürebilir. Bu nedenle işlem açmayı planladığınızda o an piyasaya ne kadar zamanınızı ayırabileceğinizi düşünün.
Zamanınız değerlidir ve marjinal maliyeti vardır. Bunu asla aklınızdan çıkarmayın. Piyasaya yeterli zamanı ayırabileceğinizi düşünüyorsanız ve günlük alım satım yapmaya karar verdiyseniz küçük miktarlarla başlamak, yatırım miktarınızı süreç içerisinde pozisyonunuzun gidişatına göre arttırmak performansınızı arttırabilir. Çünkü kripto para piyasası size küçük miktarlar dahi yatırım yapabilme imkanı sunuyor. Geleneksel piyasalarda işlem yaptığınızı varsayalım; Apple hissesine yatırım yapmayı planlıyorsunuz ve fiyat sürekli artıyor. Bu durumda birkaç bin dolar ödeyip 1 Apple hissesi alabilirsiniz. Ancak kripto para piyasasında birkaç dolarla bile işlem yapma şansınız var.
Yapılan İlk Hata: Ethereum’un Birim Fiyatına Nispeten Daha Ucuz Olduğu İçin Ripple’a Yatırım Yapmak
Kripto para piyasasıyla yeni tanışan yatırımcılar sıklıkla bu yanılgıya kapılırlar. Ancak burada yapılması gereken birim fiyatına göre değil piyasa değerine göre değerlendirme yapmaktır. Geleneksel sermaye piyasalarında olduğu gibi kripto para piyasasında da piyasa değeri söz konusu varlığın dolaşımdaki arzı ile hisse fiyatının çarpılmasıyla hesaplanır. Dolaşımdaki mevcut token sayısı, söz konusu varlığın fiyatının katlarıdır. Ripple gibi toplam arzı milyarları bulan kripto para birimleri fiyatlarının nispeten düşük olası nedeniyle yatırımcılarda psikolojik bir algı yaratır. Zira toplam arzının 1 milyar olduğu durumda 1 Ripple’ın 1 dolara eşit olmasıyla toplam arzının 1 milyon olduğu durumda Ripple fiyatının 100 dolar olması arasında bir fark yoktur. Bu nedenle CoinMarketCap’te yatırım yapmak istediğiniz kripto para birimini incelerken varlığın fiyatına bakmak yerine piyasa değerine ve dolaşımdaki arzına odaklanın.
Yapılan İkinci Hata: Tüm Yumurtaları Tek Bir Sepette Toplamayın
Tüm piyasalarda olduğu gibi kripto para piyasasında da bir dakika sonrası tahmin edilemez. Geçmişte çok yüksek kârlılık oranlarına ulaşan ve asla değerinden bir şey kaybetmeyeceği düşünülen birçok kripto para birimi yok oldu ve birçokları da gelecekte yok olmaya devam edecek. Bitcoin ABD doları karşısında nasıl değer kaybediyorsa altcoin’ler de aynı süreçten geçer. Bitcoin’de yaşanacak olası bir çöküşte portföyünüzün bir kısmını Ethereum, Litecoin ve Ripple gibi popüler altcoin’lere ayırsanız dolar bazında çok ciddi kayıplarla karşılaşırsınız.
2015 ve 2016 yıllarında Bitcoin’in 300 dolar seviyelerinde işlem gördüğü günlerde birçok yatırımcı daha çok Bitcoin kazanmak için altcoin’lerde işlem yapıyordu. Bitcoin’in gelecekte daha da yüksek fiyat seviyelerine ulaşması bekleniyordu. (Pygmalion etkisi) Ancak birçok yatırımcı, geçtiğimiz yıllar içerisinde altcoin’lerlle işlem yaparak cüzdanlarındaki Bitcoin sayısını azalttı.
Elbette dolar bazında çok ciddi kazançlar sağladıklarını da gözardı edemeyiz. Bitcoin’in büyümesi, sadece Bitcoin’e değil altcoin’lere de fayda sağladı. Her ne kadar kripto para piyasasında temel varlık olarak Bitcoin önemli bir yere sahip olsa da portföyünüzün dolar bazındaki değerini gözardı etmemelisiniz. Her zaman daha büyük resmi görmeye çalışın, kripto paralar yatırım yapabileceğiniz seçeneklerden sadece biridir. Bunun dışında geleneksel borsalar, gayrimenkuller, tahviller ve daha birçok yatırım fırsatını da değerlendirebilirsiniz. Böylece yatırım riskinizi, kripto para portföyünüzle ve tercih ettiğiniz diğer yatırım araçları arasında dağıtmış olursunuz.
Yapılan Üçüncü Hata: Bitcoin Çok Yükseldi Bu Yüzden Litecoin’e Yatırım Yapacağım
Yukarıda da belirtildiği üzere, altcoin’lere yatırım yaparken tercih edebileceğiniz iki yol var. Bitcoin ve dolar paritelerinde birçok popüler altcoin’e yatırım yapabilirsiniz. Ancak bu, Bitcoin trenini kaçıran ve diğer altcoin’ler üzerinden para kazanmak isteyen kişilerin sıklıkla düştüğü yaygın bir hatadır. Bu yatırımcılar Bitcoin paritesinde altcoin satın almak yerine dolar veya diğer fiat para birimlerini tercih ederler ve portföylerinin değerini sadece dolar bazında takip ederler.
Yatırımcıların burada nasıl bir hataya düştüğünü düşünüyor olabilirsiniz. Aşağıdaki grafikte Litecoin’in 2017 yılının Mart ve Aralık ayları arasında sergilediği performansa bir bakın.
Sarı çizgi, Litecoin’in Bitcoin paritesindeki değerindeki değerini, yeşil, Litecoin’in ABD doları paritesindeki fiyatını, mavi çizgi ise Litecoin’in USD cinsinden toplam piyasa değerini temsil etmektedir.
Bitcoin’in değeri arttığında altcoin’lerin değer kaybettiği varsayımı doğrudur. Ancak bu varsayım her zaman doğru sonuç vermez. Çin kripto para borsalarını yasakladığında kripto parapiyasası önemli ölçüde kan kaybetti. Bitcoin fiyatı düştü, altcoin’ler daha da düştü.
Gördüğünüz gibi Dolar bazında Litecoin’in fiyatı Bitcoin ile birlikte arttı. (ancak daha az) “Bitcoin çok yükseldi, Litecoin satın alacağım” diyenlerin birçoğu için bu grafik çok iyi bir hatırlatma olabilir. Bu nedenle, Bitcoin’in değeri düştüğünde muhtemelen benzer bir hareket tekrarlanacaktır. Altcoin’lerin USD değeri azalacaktır. (yüzde olarak muhtemelen daha az olacaktır, ancak yine de düşecektir)
Sonuç
Başarılı yatırımcılar hatalarını kabul ederler ve daha da önemlisi bu hatalarını analiz ederek onlardan öğrenirler. Böylece piyasayı anlama becerilerini geliştirirler.